ÖZGÜR BEYİN
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Yasam ve Iliskiye Hayat Veren Ogeler

Aşağa gitmek

Yasam ve Iliskiye Hayat Veren Ogeler  Empty Yasam ve Iliskiye Hayat Veren Ogeler

Mesaj  evrensel-insan Çarş. Kas. 10, 2010 3:37 am

Saygideger arkadaslar;

Insanoglunun yasam ve iliskisine hayat veren ogeler vardir. Bu ogeleri soyle siralayabiliriz. Beyin, dusunce, kavram. Bu uc ana oge; biribirine zincirleme baglidir. Fakat konu davranis olunca; ilk kavram gelir. Yani ne kavramin kendisi, ne beyin, ne de dusunce; kavram olmadan ortaya konamaz. Beyin ise; kavrama bagli olmakla birlikte; dusunceye bagli degildir. Yani, kendi basina hatta kavram yerine; bir isaretle bile ortaya konabilir. Dusunce ise; ortadadir ve arabulucudur. Hem beynin fonksiyonudur, hemde kavramin yaraticisi.

Bu uc ogeyi niteleyen sifatlar ise; oznel-nesnel;ozel-genel;ozsel-gorunussel ve somut-soyuttur. Iste bu sekizli sifatla yasam ve iliski hayat bulur.

Eger bu sifatlari; ana uclu ogelerimize uygularsak; beyini ifade icin, sifatlarimiz; somut, nesnel,genel, ve gorunussel; burada ilginc bir nokta vardir. Aslinda beyin bir ic organdir ama ozsel degildir. Cunku herhangibirseyi; baska birsey ortuyorsa ve ortunun altindaki; gorunur hale getirilebiliyorsa; o ozsel olamaz. Bunun bir nedeni de; ozsel'in soyut oldugudur. Beyin somut bir organdir.dusunceyi ifade eden sifatlarimiz; soyut, oznel, ozel ve ozseldir.

DUSUNCE BEYNIN BIR FONKSIYONU OLMASINA RAGMEN; SIFAT OLARAK; BEYNE TERS SIFATLARLA IFADE EDILIR. Sifatlar konusunda ise; hem beyni hemde dusunceyi iceren ozellik, kavramdadir. Yani kavram; bu sekiz sifati da, icerir. Bunun bir nedeni de; kavramin; hem kendini, hem beyni, hemde dusunceyi ortaya koyabilmesidir.

Demekki; KAVRAM OLMADAN, KAVRAMIN KENDI DAHIL; INSANOGLU HICBIRSEYI ORTAYA KOYAMAZ. Isaretle, gosterebilir, ama; ISARETTE BIR KAVRAMDIR. Cunku her kavram; bir seyi ifade etmek icin kullanilir.

Burada da; bir sorun goze carpar. Herseyi ifade etmek icin kullanilan kavram; aslinda IFADE ETMEK ISTEDIGIYLE OZDESLESMISTIR.

Soyle bir ornek verelim; "Kalem" dedigimizde, neyi ifade ederiz? K-A-L-E-M dil kuralini mi? KALEM KAVRAMINI MI? Yoksa; KALEM OLARAK ISARET EDILENI MI?

Iste insanoglunun sorunu; bu icice olan uclemi, otomatikman teke indirgemek ve tek olarak kesistirmektir. Cunku KALEM DENINCE, ISARET EDILEN ANLASILIR. Tabi buradaki isaret; beyin kalemin resmini hafizaya cizene kadardir. Bir kere resim hafizaya cizildi mi, artik kalem denince; isaret edilen ortada olmasa bile, hafizadaki resim dusunceye yansir.
Belki; somut-nesnel ve gorunussel olarak isaret edilmislerde sorun yoktur.

Ya isaretimiz soyuta ise; iste butun sorunda burda baslar. Ornekleyelim. "Sevgi" denince ifade edilen uclem nedir? Birincisi; S-E-V-G-I-, Ikincisi SEVGI KAVRAMI peki ya ucuncusu; isaret edilen nerde?

Iste bu sorunun cevabi iki turludur. Birincisi; isaret eden kendine gore mutlaka, hafizasinda sezgi veya inanc olarak sevgiyi resmetmistir ve o resmi algilamistir. Peki nerede algilamistir? Iste burasi da; ilginctir? Kendisine sevgi resmini hafizasinda canlandiran bir somut ifade edilene, yani; erkege, disiye, anneye, babaya, kitaba, cicege v.s.

Burada da bir sorun vardir. Nedir sorun, sorun iletisimdir. Eger ifade edilen, yada isaret edilen; kendi gibi bir insanoglu degilse; sorun yoktur. Neden? Cunku, isaret edilenin karsilik verme icerigi yoktur.

Ya isaret edilen, kendi gibi bir insasnogluysa; iste sorun buradadir. Nedir sorun? Bu isaret tek taraflidir. Yani; sadece sevgi kavramini hafizasinda canlandiran ve onu bir somuta-insanogluna-ozdeslestiren adina vardir.

Peki, ya uzerine ozdeslestirilen insanoglu? Eger o da, ayni sevgi kavramini; ayni ilk kisininki gibi resmedip; kendisini isaret edeni isaret ederse o zaman sevgiler cakisir ve sorun yoktur.

Peki; bu tip bir resmetmenin ve karsilikli isaret etmenin %'si nedir dersiniz? Belki sans oyunu oynasaniz, kazanma sartiniz, bu %' den daha fazladir.

Iste bu ornekte gosterirki; Birincisi; SOYUTLAR, INANCLAR; MUTLAKA RESMEDILEREK ISARETLENDIRILIR. Iste dogrunun devreye girdigi yer burasidir. Yani; "ben sevgi soyutunu; dogru resmedip; dogru bir sahisa isaret ettim mi? Peki cevap nedir? Cevap gene soruyu sorana aittir. Ya "evet, dogrudur" ya da "hayir yanlistir" temelinde bir inanc uretir. Eger "hayir, yanlistir" inanci uretirse; ya resmettigi sevgiyi, ya da isaret ettigi sahsi sorgular. Eger cevap "Evet, dogrudur" inanci ise; o zaman da sevgisini; dusunceden o isaret ettigi sahsa karsi ve resmettigi sekliyle; davranisa tasir. Burada da, sorun; uzerine isaretlenenin; bu resmi algilayip algilamamasidir.

Iste, yasam ve iliskinin; hayatindaki en zor ogeler soyutlardir. Isin aci tarafi; hem yasamimiza hemde sosyal-siyasal-toplumsal birlikteligimize, duzen ve sisteme yon ve yontem verirler. Ideolojiler ve teoriler, hep soyut-inancsal-dogrusal temeldedir. Yukaridaki sevgi ornegini dikkate alarak; varleyleyin cumbusu.

Iste bu cumbus, insanoglunun kalicilasmis, alisilagelmis ve otomatiklesmis hayat ogesinin basindadir. Tum kisilik degerlerimiz, kimlik degerlerimiz, ve akliniza gelen herturlu degerler, soyut degerlerdir. Yine sevgi orneginden yola cikarak; bir hayal edin, bakalim soyut iletisimi.

Insanoglunun; dogal dusunce koken ve temeli; soyut yasamdan kurtulamadikca; insanoglunun birbirini algilamasi cok zordur. Cunku, soyut iletisim; BIR ILETISIM DEGIL; TEK TARAFLI ILETIDIR.

Saygilarimla;
evrensel-insan
evrensel-insan
evrensel-insan

Mesaj Sayısı : 471
Kayıt tarihi : 25/05/09

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön

- Similar topics

 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz