Inanc/Gercek ve" Dogrulanmasi"
1 sayfadaki 1 sayfası
Inanc/Gercek ve" Dogrulanmasi"
Inanc kavrami, niteligi ve konusu genelde felsefenin her bir dalinda farkli degerlendirilir.
Ana olarak inanc, metafizigin varliksal ve gerceksel nitelikli, epistemolojide gercegin ne oldugu nitelikli, etikte de deger, veri ve tabu nitelikli olarak sorgulanir ve tartisilir.
Metafizikteki inanc varliksal temelde, gercek varlik olarak yansir.
Metafizigin gercek varlik tabanlarinin niteligi;
Oznel, genel ve isimseldir.
Epistemolojide ise inanc gercegin ne oldugunun dogrulanmasi ile ortaya konur.
Burada taban bilgi olmak ile birlikte varliksal nitelikteki bir taban da secilebilir.
Etik ya da estetikte ise inanc tamamen toplumsal sosyal siyasal ahlaki geleneksel kulturel tarihi cografi toresel milli ve de dini temeldeki toplumun alisilagelmis ve nesillerden nesillere aktardigi deger, veri ve tabulardir.
Inanc kavrami konusu ve niteligi ise, kisisel bazda; iki birbirine zit ifade icerir.
Inanmak ve inanmamak
Inancli ve de inancsiz
Burada neye neden ve nasil inanildigi ya da inanilmadigi ve de neye neden ve nasil bir inanc beslendigi ya da beslenmedigi; genelde kisinin dogdugu cografi ve toplumsal birlikteliginin ve de en yakin cevresinin ona verdigidir.
Bu yuzden etik inanclar dunyada cografi ve toplumsal olarak farklilasir.
Insan haklarinin evrensel hukuk temelli hak ve ozgurluklerinde "inanc ve vicdan ozgurlugu" hakki her bir kisiye verilmistir.
Yani kisi baskasinin hak ve ozgurlugunu ihlal etmeden ve saygi duyarak, istedigi etik nitelikli inanca sahip olabilir ya da olmayabilir. Istedigi inancini uygulamaya sokabilir, ya da sokmayabilir.
Bu durum gelismis ulkelerde, ayni kisinin adi soyadi dogum tarihi v.s. gibi; tartisilmaz ve herkes herkesi olan inanci ya da inancsizligi ile kabullenir ve saygi gosterir.
Gostermediginde ya da kendi inancini inancsizligini dayattiginda ya da inanca inancsizliga mudahele ettiginde, bu evrensel hukuk ve insan haklari bunyesinde bir ihlal ve suctur.
Butun bunlarin yaninda inanc kavrami konusu ve niteliginin, kisice sahiplenilmesi ya da red edilmesinin ana temeli; ya bilincalti sartlanmisligin getirdigi sorgulamama ve otomatik Kabul; ya da kisinin kendi aklinda inandigi seyi kendine dogrulamasi ve gerceklestirmesidir.
Burada konu tamamen akilci ve soyut oldugundan yani gozlem vermediginden, inanci kendine dogrulayan icin sadece gecerlilik tasir.
Ortada tartismasiz gozlem olmadigindan da baska birisinin bunu yanlislamasi mumkun degildir.
Dolayisi ile inan konusu kavrami ve niteligi; bilimsel bir nitelik ve icerik tasimaz.
Ana olarak inanc, metafizigin varliksal ve gerceksel nitelikli, epistemolojide gercegin ne oldugu nitelikli, etikte de deger, veri ve tabu nitelikli olarak sorgulanir ve tartisilir.
Metafizikteki inanc varliksal temelde, gercek varlik olarak yansir.
Metafizigin gercek varlik tabanlarinin niteligi;
Oznel, genel ve isimseldir.
Epistemolojide ise inanc gercegin ne oldugunun dogrulanmasi ile ortaya konur.
Burada taban bilgi olmak ile birlikte varliksal nitelikteki bir taban da secilebilir.
Etik ya da estetikte ise inanc tamamen toplumsal sosyal siyasal ahlaki geleneksel kulturel tarihi cografi toresel milli ve de dini temeldeki toplumun alisilagelmis ve nesillerden nesillere aktardigi deger, veri ve tabulardir.
Inanc kavrami konusu ve niteligi ise, kisisel bazda; iki birbirine zit ifade icerir.
Inanmak ve inanmamak
Inancli ve de inancsiz
Burada neye neden ve nasil inanildigi ya da inanilmadigi ve de neye neden ve nasil bir inanc beslendigi ya da beslenmedigi; genelde kisinin dogdugu cografi ve toplumsal birlikteliginin ve de en yakin cevresinin ona verdigidir.
Bu yuzden etik inanclar dunyada cografi ve toplumsal olarak farklilasir.
Insan haklarinin evrensel hukuk temelli hak ve ozgurluklerinde "inanc ve vicdan ozgurlugu" hakki her bir kisiye verilmistir.
Yani kisi baskasinin hak ve ozgurlugunu ihlal etmeden ve saygi duyarak, istedigi etik nitelikli inanca sahip olabilir ya da olmayabilir. Istedigi inancini uygulamaya sokabilir, ya da sokmayabilir.
Bu durum gelismis ulkelerde, ayni kisinin adi soyadi dogum tarihi v.s. gibi; tartisilmaz ve herkes herkesi olan inanci ya da inancsizligi ile kabullenir ve saygi gosterir.
Gostermediginde ya da kendi inancini inancsizligini dayattiginda ya da inanca inancsizliga mudahele ettiginde, bu evrensel hukuk ve insan haklari bunyesinde bir ihlal ve suctur.
Butun bunlarin yaninda inanc kavrami konusu ve niteliginin, kisice sahiplenilmesi ya da red edilmesinin ana temeli; ya bilincalti sartlanmisligin getirdigi sorgulamama ve otomatik Kabul; ya da kisinin kendi aklinda inandigi seyi kendine dogrulamasi ve gerceklestirmesidir.
Burada konu tamamen akilci ve soyut oldugundan yani gozlem vermediginden, inanci kendine dogrulayan icin sadece gecerlilik tasir.
Ortada tartismasiz gozlem olmadigindan da baska birisinin bunu yanlislamasi mumkun degildir.
Dolayisi ile inan konusu kavrami ve niteligi; bilimsel bir nitelik ve icerik tasimaz.
evrensel-insan- Mesaj Sayısı : 471
Kayıt tarihi : 25/05/09
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz