Gozlem Uzerine Bilimsel/Bilissel Bakis Acisi
ÖZGÜR BEYİN :: GENEL FORUMLAR :: BİLİM
1 sayfadaki 1 sayfası
Gozlem Uzerine Bilimsel/Bilissel Bakis Acisi
Gozlem kavrami her seyden once algi karmasasi yaratmaktadir. Bilissel olarak gozlem;
Birincisi goz ile ve sadece gorme/bakma duyusu ile sinirli degildir.
Ikincisi sadece insanoglu ile sinirli degildir.
Ucuncusu genelde bilimsel olarak kullanilan bir kavramdir.
Dorduncusu insanoglunun gozlem vermesi yaninda, insanoglu disindaki her turlu fenomenin de insanogluna gozlem vermesi vardir.
Besincisi gozlem verenin gozleminin alinmasi algi ile mumkundur.
Altincisi bu algi sezgisel/duyumsal ya da duyusal algidir.
Yedincisi eger gozlemin algisi sezgisel/duyusal ise algi ideolojik/inancsal; eger gozlemin algisi duyusal ise algi bilimseldir.
Burada bilimsel ve inancsal alginin gozlemi farkini cok iyi algilamak gerekir.
Epistemolojik olarak inancsal gozlem, genelde duyumsal/sezgisel alginin algilayanca bir gercek ile dogrulanmasi anlamini tasir.
Burada iki farkli inancsal/ideolojik gozlem soz konusudur. Birincisi inancsal/ideolojik alginin insanoglu eliyle fenomenlestirilmesi/somutlastirilmasi. Buna en guzel ornek her turlu etik ve politik izmin duzenlesmesi, sistemlesmesi, kurumlasmasi ve fenomenasl insasidir.
Ikincisi, inancsal/ideolojik alginin insanoglu eliyle gozlem veren bir fenomen ile ozdeslestirilmesi. Buna da ornek, bir fenomenin aklin inandigi ve dogruladigi ile inanilan ile ozdeslestirilmesi. Tanri=evren gibi.
Peki eger sezgisel/duyumsal bir yaratilan ya da fenomen ile ozdeslestirilen ya da fenomenlestirilen ve gozlem verenin, bilimsel olup olmadigi nasil kavranacak ve bilissellige cikarilacak?
Buradaki bilimsel/inancsal kavram farkini bilim, bilimsel olarak olgu ve gercek/dogru farklari ile aciklar.
Eger bir gozlem, tum insanoglunca algilaniyor ise bu gozlem bilimseldir.
Eger bir gozlem sadece inanc, ideoloji ile dogrulanarak/gerceklestirilerek algilaniyor ise, bu gozlem inancsaldir.
Olgu olan gozlemin, insanoglu iradesinden bagimsizligi soz konusudur.
Halbuki gercek/dogru olan gozlemin olabilmesi icin tamamen insanoglu urunu olmasi gerekir.
Burada her iki gozlem de insanoglunun kavramsal bilgisi ile ortaya konabilir.
Mesela agac insanoglu iradesinden bagimsiz olarak gozlem verirken; Demokrasinin gozlemi tamamen insanogluna bagli bir gozlemdir.
Demekki burada gozlemin iki ana farki gorulur.
Birincisi insanoglundan ve iradesinden bagimsiz gozlem veren olgular;
Ikincisi insanogluna ve iradesine bagimli ve sadece insdanogluna gozlem veren dogrular/gercekler. Burada dogru genelde inancin/ideolojinin temelindeki gozlem olurken; gercek genelde somut, insanoglunun duzen, kurum, insa ettigi gozlemdir. Bu tur gozleme olay da diyebiliriz.
Iste bu temelde olgusal olan ve fenomenal bir tabani olan ancak gozlem ile yanlislanabilir ve yanlislanabilene kadar herkesce gecerli olurken; dogrusal/gerceksel olan ve fenomenlesebilen ya da soyut olarak kalabilen gozlem, sadece inananca ve ideolojik tabaninca oldugundan degisken, goreceli ve yanlislanamazdir.
Buradaki degisken ve gorecilik; inancsal ve ideolojik farklardir. Yanlislanamamak ise, bu dogrusal/gerceksel gozlemin tum insanligi kapsamadigi ve sadece gozlemleyence dogrulanmasi/gerceklesmesidir.
Iste burada hem insanoglu disi fenomenin, insanoglunun fenomenlestirdiginin, hem bilimsel hem inancsal/ideolojik gozlem farkinin, hem olgu hem gercek/dogru farkinin bilisselligini kavramak gerekir.
O yuzden bir gozlem; ya fenomenin verdigidir, ya insanoglunun fenomenlestirdiginin verdigidir; yasomuttur, ya soyuttur. Buradaki somutluk ya direktir, ya da indirektir. ya olgudur, ya da gercek/dogrudur. Ya herkesi kapsar, ya da sadece gozlemleyeni. Ya bilimsel/teoriktir, ya da inancsal/ideolojiktir.
Iste bir yerde her turlu ogeyi bunyesinde barindiran gozlemin, vermesi/almasi ve bilhassa bilisselligi cok onemlidir. Cunku sadece bilimselligin degil; numenal insanlassmanin da en onemli eylemidir.
Gozlem kavrami, algisi, bilisselligi yani bilinc ve farkindaliginin idrak edilmesi, algilanmasi ve kavranmasi; bunun her turlu kavramsal bilgi olarak cesitleri farklari ve farklarinin farkina varilmasi v.s. evrensel-insan zihniyetinin temel prensibi ile soyle aciklanir.
Gozlemi alanin (x) fonksiyonu=gozlemi veren (y)
Gozlemi veren (y) sadece ve sadece gozlemi alanin (x) kavramsal bilgisi ile ortaya konabilir, ifade edilir.
Iste bu gozlemsel temel prensip; aslinda gozlem kavrami bilgisi ve bilisselliginin insanoglu temelli ve numenal insanlik adina ve insanogluna gore acik ve net olarak aciklanir.
Iste burada insanoglunun alternatifsiz ve rakipsiz kavramsal bilgisi ile bildiren, belirten faktor olmasinin algilanmasi.
Ayrica hem gozlemi alan hem de gozlemi veren tek fenomenaonumenal kavramsal bilgi olarak bilisselligi yukaridaki prensibi algilamada bas rolu oynar.
Soyle dusunelim, demekki gozlemin verilmesini ancak gozlemi alanin fonksiyonu ortaya koyar. Bu da algi, bilgi v.s. olarak insanoglundan baska bir tur ve guc degildir.
Buradaki onemli nokta, bu yaziyi yazan ve okuyarak algilayacak olan turun yani insanoglunun bunu algilamasidir. Cunku bu yazi insanoglu turu ve biri disinda kalan baska hic bir ture ve bire hitap etmez/edemez. Cunku insanoglu turunun ve birinin baska bir guc ve tur ile kuracagi ortak bir algi, bilgi ve kavram dialogu yoktur. Yani bu kavramsal bilgi ve algi sadece insanogluna ait ve onun algisi ve kavramsal bilgisi dolayisi ile gozlemi alani ve verenidir.
Tabiki insanoglu disinda kalan baska canli turleri basta hayvan olmak uzere gozlemi alir, yalniz onun verdigi gozlemi dile getiren sadece insanogludur. Kisaca kendi turu adina dile getirdigini insanoglu onun dilinden algilayacak ortak bir diasloga sahip degildir.
Burada gozlem fonksiyonu yetisi olma disinda kalan her turlu fenomenin, yani evrenin, dunyanin, doganin, maddenin, nesnenin v.s. gozlem vermesi disinda gozlem alma yonu yoktur. Iste buna ideolojik ve dogrusal olarak inanmak ve gerceklestirmek; sadece insanoglu aklinin kendi aklinin teleolojisini bu fenomene yuklemekten baska bir sey degildir.
Cunku bu fenomenler sadece insanoglu turu ve gozlem alma algisi olan diger turlere gozlem verir. Isteinsanoglunun bu turler ile de bir ortak dialogu olmadigindan onlarin aldigi gozlemi de ancak insanoglu onlari gozlemleyerek algilar ve kavramsal bilgisi ile ortaya koyar.
Iste gozlem alma/verme iliskisiu ve bunun kavramsal bilgisinin ortaya konmasi ancak ve ancak insanoglu monologudur.
Burada insanogluna gozlem veren insanoglu dahil; her turlu canli turu ve her turlu fenomendir.
Burada gozlemi alan, insanoglu dahil her turlu algi yetisi olan fenomendir.
Yalniz bu ikili arasindaki iliskiyi kuran ve kavramsal bilgi olarak belirten, bildiren faktor de sadece ve epistemolojik olarak insanoglu turudur.
__________________
Evrensel-Insan - Yapılandırmacı Epistemoloji/Bilişsel Bilim/Qua Felsefesi/Serbest Düşünce/Devrimci Sorgulama/Zihinsel Devrim - Evrensel-Insan Zihniyeti
Birincisi goz ile ve sadece gorme/bakma duyusu ile sinirli degildir.
Ikincisi sadece insanoglu ile sinirli degildir.
Ucuncusu genelde bilimsel olarak kullanilan bir kavramdir.
Dorduncusu insanoglunun gozlem vermesi yaninda, insanoglu disindaki her turlu fenomenin de insanogluna gozlem vermesi vardir.
Besincisi gozlem verenin gozleminin alinmasi algi ile mumkundur.
Altincisi bu algi sezgisel/duyumsal ya da duyusal algidir.
Yedincisi eger gozlemin algisi sezgisel/duyusal ise algi ideolojik/inancsal; eger gozlemin algisi duyusal ise algi bilimseldir.
Burada bilimsel ve inancsal alginin gozlemi farkini cok iyi algilamak gerekir.
Epistemolojik olarak inancsal gozlem, genelde duyumsal/sezgisel alginin algilayanca bir gercek ile dogrulanmasi anlamini tasir.
Burada iki farkli inancsal/ideolojik gozlem soz konusudur. Birincisi inancsal/ideolojik alginin insanoglu eliyle fenomenlestirilmesi/somutlastirilmasi. Buna en guzel ornek her turlu etik ve politik izmin duzenlesmesi, sistemlesmesi, kurumlasmasi ve fenomenasl insasidir.
Ikincisi, inancsal/ideolojik alginin insanoglu eliyle gozlem veren bir fenomen ile ozdeslestirilmesi. Buna da ornek, bir fenomenin aklin inandigi ve dogruladigi ile inanilan ile ozdeslestirilmesi. Tanri=evren gibi.
Peki eger sezgisel/duyumsal bir yaratilan ya da fenomen ile ozdeslestirilen ya da fenomenlestirilen ve gozlem verenin, bilimsel olup olmadigi nasil kavranacak ve bilissellige cikarilacak?
Buradaki bilimsel/inancsal kavram farkini bilim, bilimsel olarak olgu ve gercek/dogru farklari ile aciklar.
Eger bir gozlem, tum insanoglunca algilaniyor ise bu gozlem bilimseldir.
Eger bir gozlem sadece inanc, ideoloji ile dogrulanarak/gerceklestirilerek algilaniyor ise, bu gozlem inancsaldir.
Olgu olan gozlemin, insanoglu iradesinden bagimsizligi soz konusudur.
Halbuki gercek/dogru olan gozlemin olabilmesi icin tamamen insanoglu urunu olmasi gerekir.
Burada her iki gozlem de insanoglunun kavramsal bilgisi ile ortaya konabilir.
Mesela agac insanoglu iradesinden bagimsiz olarak gozlem verirken; Demokrasinin gozlemi tamamen insanogluna bagli bir gozlemdir.
Demekki burada gozlemin iki ana farki gorulur.
Birincisi insanoglundan ve iradesinden bagimsiz gozlem veren olgular;
Ikincisi insanogluna ve iradesine bagimli ve sadece insdanogluna gozlem veren dogrular/gercekler. Burada dogru genelde inancin/ideolojinin temelindeki gozlem olurken; gercek genelde somut, insanoglunun duzen, kurum, insa ettigi gozlemdir. Bu tur gozleme olay da diyebiliriz.
Iste bu temelde olgusal olan ve fenomenal bir tabani olan ancak gozlem ile yanlislanabilir ve yanlislanabilene kadar herkesce gecerli olurken; dogrusal/gerceksel olan ve fenomenlesebilen ya da soyut olarak kalabilen gozlem, sadece inananca ve ideolojik tabaninca oldugundan degisken, goreceli ve yanlislanamazdir.
Buradaki degisken ve gorecilik; inancsal ve ideolojik farklardir. Yanlislanamamak ise, bu dogrusal/gerceksel gozlemin tum insanligi kapsamadigi ve sadece gozlemleyence dogrulanmasi/gerceklesmesidir.
Iste burada hem insanoglu disi fenomenin, insanoglunun fenomenlestirdiginin, hem bilimsel hem inancsal/ideolojik gozlem farkinin, hem olgu hem gercek/dogru farkinin bilisselligini kavramak gerekir.
O yuzden bir gozlem; ya fenomenin verdigidir, ya insanoglunun fenomenlestirdiginin verdigidir; yasomuttur, ya soyuttur. Buradaki somutluk ya direktir, ya da indirektir. ya olgudur, ya da gercek/dogrudur. Ya herkesi kapsar, ya da sadece gozlemleyeni. Ya bilimsel/teoriktir, ya da inancsal/ideolojiktir.
Iste bir yerde her turlu ogeyi bunyesinde barindiran gozlemin, vermesi/almasi ve bilhassa bilisselligi cok onemlidir. Cunku sadece bilimselligin degil; numenal insanlassmanin da en onemli eylemidir.
Gozlem kavrami, algisi, bilisselligi yani bilinc ve farkindaliginin idrak edilmesi, algilanmasi ve kavranmasi; bunun her turlu kavramsal bilgi olarak cesitleri farklari ve farklarinin farkina varilmasi v.s. evrensel-insan zihniyetinin temel prensibi ile soyle aciklanir.
Gozlemi alanin (x) fonksiyonu=gozlemi veren (y)
Gozlemi veren (y) sadece ve sadece gozlemi alanin (x) kavramsal bilgisi ile ortaya konabilir, ifade edilir.
Iste bu gozlemsel temel prensip; aslinda gozlem kavrami bilgisi ve bilisselliginin insanoglu temelli ve numenal insanlik adina ve insanogluna gore acik ve net olarak aciklanir.
Iste burada insanoglunun alternatifsiz ve rakipsiz kavramsal bilgisi ile bildiren, belirten faktor olmasinin algilanmasi.
Ayrica hem gozlemi alan hem de gozlemi veren tek fenomenaonumenal kavramsal bilgi olarak bilisselligi yukaridaki prensibi algilamada bas rolu oynar.
Soyle dusunelim, demekki gozlemin verilmesini ancak gozlemi alanin fonksiyonu ortaya koyar. Bu da algi, bilgi v.s. olarak insanoglundan baska bir tur ve guc degildir.
Buradaki onemli nokta, bu yaziyi yazan ve okuyarak algilayacak olan turun yani insanoglunun bunu algilamasidir. Cunku bu yazi insanoglu turu ve biri disinda kalan baska hic bir ture ve bire hitap etmez/edemez. Cunku insanoglu turunun ve birinin baska bir guc ve tur ile kuracagi ortak bir algi, bilgi ve kavram dialogu yoktur. Yani bu kavramsal bilgi ve algi sadece insanogluna ait ve onun algisi ve kavramsal bilgisi dolayisi ile gozlemi alani ve verenidir.
Tabiki insanoglu disinda kalan baska canli turleri basta hayvan olmak uzere gozlemi alir, yalniz onun verdigi gozlemi dile getiren sadece insanogludur. Kisaca kendi turu adina dile getirdigini insanoglu onun dilinden algilayacak ortak bir diasloga sahip degildir.
Burada gozlem fonksiyonu yetisi olma disinda kalan her turlu fenomenin, yani evrenin, dunyanin, doganin, maddenin, nesnenin v.s. gozlem vermesi disinda gozlem alma yonu yoktur. Iste buna ideolojik ve dogrusal olarak inanmak ve gerceklestirmek; sadece insanoglu aklinin kendi aklinin teleolojisini bu fenomene yuklemekten baska bir sey degildir.
Cunku bu fenomenler sadece insanoglu turu ve gozlem alma algisi olan diger turlere gozlem verir. Isteinsanoglunun bu turler ile de bir ortak dialogu olmadigindan onlarin aldigi gozlemi de ancak insanoglu onlari gozlemleyerek algilar ve kavramsal bilgisi ile ortaya koyar.
Iste gozlem alma/verme iliskisiu ve bunun kavramsal bilgisinin ortaya konmasi ancak ve ancak insanoglu monologudur.
Burada insanogluna gozlem veren insanoglu dahil; her turlu canli turu ve her turlu fenomendir.
Burada gozlemi alan, insanoglu dahil her turlu algi yetisi olan fenomendir.
Yalniz bu ikili arasindaki iliskiyi kuran ve kavramsal bilgi olarak belirten, bildiren faktor de sadece ve epistemolojik olarak insanoglu turudur.
__________________
Evrensel-Insan - Yapılandırmacı Epistemoloji/Bilişsel Bilim/Qua Felsefesi/Serbest Düşünce/Devrimci Sorgulama/Zihinsel Devrim - Evrensel-Insan Zihniyeti
evrensel-insan- Mesaj Sayısı : 471
Kayıt tarihi : 25/05/09
Similar topics
» Bilimsel bilgi ve Bilimsel Dusunce ve Bilimsel Gozlem Farki
» Disaridan Bakis Acisi
» Evrensel-Insan Zihniyeti' nin Bakis Acisi
» Gozlem Uzerine
» Kavramsal ve Bilgisel Siniflama-Bilissel/bilimsel
» Disaridan Bakis Acisi
» Evrensel-Insan Zihniyeti' nin Bakis Acisi
» Gozlem Uzerine
» Kavramsal ve Bilgisel Siniflama-Bilissel/bilimsel
ÖZGÜR BEYİN :: GENEL FORUMLAR :: BİLİM
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz